Gotthold Ephraim Lessing, 1729 yılında Saksonya eyaletinde küçük bir kasaba olan Kamenz'de doğdu. Babası bir papaz ve dini yazılar yazan Lessing, 1937'de Kamenz'deki Latin okulu ve 1741'de Meissen'deki Fürstenschule St. Afra okulunu bitirdikten sonra, 1746-1748 yılları arasında Leipzig'de teoloji ve tıp eğitimi aldı.
1748-1760 yılları arasında Leipzig ve Berlin'de yaşayan Lessing, burada Vossische Zeitung isimli gazetede editör olarak çalıştı. 1752 yılında Wittenberg'de yüksek lisans yaptı ve 1760-1765 yılları arasında Breslau'da (Wroclaw) General Tauentzien'in sekreteri olarak çalıştı.
Lessing, 1765 yılında Berlin'e döndü; ancak 1767 yılında Hamburg'da drama yazarlığı ve Milli Alman Tiyatrosu'nun danışmanlığını yaparken, eşi Eva König ile tanıştı.
Antik Yunan ve Roma eserlerini taklit etmek yerine, William Shakespeare'nin eserlerini temel alarak, özellikle drama üzerine yoğunlaşmış ve 1779 yılında, son büyük dramı olan, Haçlı Seferleri sırasında Kudüs'te geçen olayda Musevilik, Hristiyanlık ve İslam'ı simgeleyen "üç halka" konusunu ele aldığı, dinsel bir sorgulama niteliğindeki Bilge Nathan'ı (Nathan der Weise) yazarak; güçlü bir savunucusu olduğu aydınlanma felsefesini, aklın kullanılmasını etkili bir biçimde ifade etmiştir. Bıraktığı eserlerle, Milli Alman Edebiyatı'nın gelişimini hızlandıracak bir zemin oluşturmuştur.
1748-1760 yılları arasında Leipzig ve Berlin'de yaşayan Lessing, burada Vossische Zeitung isimli gazetede editör olarak çalıştı. 1752 yılında Wittenberg'de yüksek lisans yaptı ve 1760-1765 yılları arasında Breslau'da (Wroclaw) General Tauentzien'in sekreteri olarak çalıştı.
Lessing, 1765 yılında Berlin'e döndü; ancak 1767 yılında Hamburg'da drama yazarlığı ve Milli Alman Tiyatrosu'nun danışmanlığını yaparken, eşi Eva König ile tanıştı.
Antik Yunan ve Roma eserlerini taklit etmek yerine, William Shakespeare'nin eserlerini temel alarak, özellikle drama üzerine yoğunlaşmış ve 1779 yılında, son büyük dramı olan, Haçlı Seferleri sırasında Kudüs'te geçen olayda Musevilik, Hristiyanlık ve İslam'ı simgeleyen "üç halka" konusunu ele aldığı, dinsel bir sorgulama niteliğindeki Bilge Nathan'ı (Nathan der Weise) yazarak; güçlü bir savunucusu olduğu aydınlanma felsefesini, aklın kullanılmasını etkili bir biçimde ifade etmiştir. Bıraktığı eserlerle, Milli Alman Edebiyatı'nın gelişimini hızlandıracak bir zemin oluşturmuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder